Gaziantep
Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı GASMEK’ler afet bölgesindeki öğrencilere umut
oldu.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı
GASMEK’ler, 6 Şubat’ta meydana gelen depremler dolayısıyla üniversite sınavına
hazırlanamayan gençleri hem hayata hem de geleceğe bağlıyor.
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen
depremlerde Gaziantep’e bağlı Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde ikamet eden
gençler, üniversite hazırlık sürecinde GASMEK’lerle eğitim açığını kapatıyor.
Üniversite sınavına 4 ay gibi kısa bir
sürenin kaldığı 6 Şubat’ta yaşanan depremler yüzünden mezuna kalan gençler,
doğal afetin travmatik etkisinden kurtulmanın yanında yarıda kalan eğitimine
devam etmek için ilçelerde kurulan GASMEK’lerden faydalanıyor.
İlçede kurduğu YKS kurslarıyla her branşta
eğitim imkanı sunarak ‘asrın felaketi’ olarak tabir edilen depremlerin
yaralarını hızlıca saran Büyükşehir Belediyesi, öğrencilerin üniversite
hazırlık sürecindeki en büyük destekçisi oluyor.
Yalnızca ders verme hususunda değil, aynı
zamanda soru bankaları ve birebir derslerle soru çözümleri hizmeti de sunan
büyükşehir, fırsat eşitliğinin de en büyük örneklerinden birini sergiliyor.
Üniversiteye hazırlanan depremzede Buse
Ulu, depremlerin kendilerini çok kötü etkilediklerini belirterek, “Çoğumuz
zaten depremden sonra çalışmayı bıraktılar. Çünkü o psikoloji kolay bir şey
değil. Sonra diyoruz ki pes etmememiz lazım. Yaşadık bir şeyler ama hani devam
etmemiz lazım” dedi.
Büyükşehir’in YKS kurslarından öğle
saatine kadar faydalandıklarını anlatan Ulu, “Buradaki derslerimiz bittikten
sonra kütüphaneye gidiyoruz. Orada çalışıyoruz akşam 22.00’ye kadar orası açık,
orada. 06:00-06:12 kütüphanede daha çok çalışma imkânı oluyor. Konteynerde
çalışma imkânımız asla yok. Tek oda olduğu için orada çalışma imkânımız hiç
yok” diye konuştu.
BAŞARISINI BAŞKAN FATMA ŞAHİN’E HEDİYE
ETMEYİ PLANLIYOR
9 Eylül Üniversitesinde İngilizce okumak
istediğini anlatan Ulu, “İzmir çok güzel bir şehir ve ben orada okumak
istiyorum bir şekilde. Şimdi ben üniversiteyi kazanırsam bize de çok destek
olduğu için başkanımız Fatma Şahin’e ben, hediye-ödül olarak vermek istiyorum
çünkü onun bize kendisi söylemişti ve ben de bunun farkındayım kız çocuklarının
okumasını çok istiyor. Ben ona hediye olarak vermek istiyorum çünkü onu biz
ailemizden biri olarak görüyoruz hem ablamız hem annemiz her şeyimiz gibi yani
o bizim” dedi.
Depreme sınava hazırlık sürecinde
yakalandıkları için odaklanma problemi yaşadığını söyleyen Merve Şanlı, “Odaklanma
süreci olmuyordu. Birkaç dakika odaklanıyorduk sonra geri o sesler falan,
görüntüler, ölüler falan aklımıza geldikçe odaklanma tamamen bitiyordu yani. O
an çalışsam bile kendimi kandırmış olacaktım çünkü” ifadelerini
kullandı.
ŞANLI, ÜCRETSİZ DERSLERİN AŞIRI İYİ
OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Depremde her şeylerini kaybettiklerine
dikkati çeken Şanlı, “Enkaz olduğu için biz her şeyimizi kaybettik. Hayata
baştan başladık. Babam zaten evde tek çalışan babam. Babam çalışıyor onun tek
ücretiyle de dershane hani hayat şartlarından dolayı gitmek pek mümkün olmuyor
ve burada da dershane olmadığı için. Burada ücretsiz dersleri göstermeleri
aşırı iyi oluyor” şeklinde konuştu.
Büyükşehir Belediyesi’nin kurslarında
eksik oldukları konulara ağırlık verildiğini dile getiren Şanlı, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“Depremden dolayı okula gidemedik ve konu
eksiğimiz vardı. Biz bunu burada hocalarımızdan görüp yukarıya gidip
YouTube’tan herhangi bir kanaldan takip ettiğimiz bir hocayla dersimize devam
ediyoruz. Buradaki birebir olduğu için daha iyi oluyor. Burada kaynak kitapları
GASMEK tarafından bize veriyor. Haftada bir denemelerimiz oluyor TYT-AYT
şeklinde. Burada denemelerimize de girebiliyoruz sıralamamızı da görebiliyoruz.
Günde 8 saat çalışıyorum ve İngilizce öğretmeni olmak istiyorum. İstediğini.
Üniversite olarak Mersin Üniversitesini istiyorum”
“HER ŞEY MAHVOLDUĞU İÇİN ÇALIŞMA İSTEĞİM
YOKTU”
Bir diğer depremzede Çağrı Başpınar da
kendisinin de mezuna kalmak istemediğini hatırlatarak, şunları söyledi:
“Ben çok ders çalışan bir insan değildim
yine çalışıyordum ama deprem olduğundan dolayı ister istemez 10 saniyelik bir
sarsıntıyla hayatındaki her şey mahvoluyor. Sevdiğin arkadaşlarını
kaybediyorsun evini-yurdunu kaybediyorsun. Mesela ben Kahramanmaraş’ta
oturuyordum, Maraş’tan buraya taşındım. O yüzden ister istemez hayatındaki her
şey mahvolduğu için çalışma istediği de gelmiyor bir müddetten sonra ama zaman
ilerledikçe tekrardan bazı şeyler rayına oturdukça tekrardan çalışmak zorunda
olduğunu anlıyorsun ve tekrardan çalışıyorsun”
Haftanın pazar günü hariç olmak üzere 6
günü kurslardan yararlandığını söyleyen Başpınar, “Evde tek başına
oturup çalışınca dikkatini çok fazla şey dağıtabiliyor. Bilgisayar olsun,
internet olsun, sosyal medya olsun ama burada tek başına olmadığın için hani
çevren çok etkili oluyor. Ders çalışmak istemediğinde evde rahatlıkla
bırakabiliyorsun ve başka şeylerle ilgilenebiliyorsun. Ama burada ya da
yukarıda ders çalışmayı bırakacak olsan bile etrafına bakıyorsun herkes ders
çalışıyor hani sen de etkileniyorsun ve sen de ders çalışıyorsun bu
sayede” diye konuştu.
GASMEK’LERDE EĞİTİM ÇOK VERİMLİ GEÇİYOR
Büyükşehir Belediyesi’nin GASMEK’lerinde
eğitimlerin çok verimli geçtiğini aktaran Başpınar, “Evde kendim çalışsam bu
kadar verim alamam. Burada hocalarımızla birebirişlediğimiz için çok daha fazla
verimli oluyor. Kendimiz temin etmiyoruz kitapları dışarıdan geliyor bize
kitaplar. Test kitaplarına ücret ödemiyoruz. Hedefim Marmara
Elektrik-Elektronik Mühendisliği. Kendimi hazır hissediyorum çünkü
elektrik-elektronik mezunu olduğum için lisenin devamında iyi bir üniversite
okuyup iyi bir mühendis olmayı hedefliyorum” dedi.
ÖĞRETMENLERİN, ÖĞRENCİLERE OLAN SORU
KALIPLARI BİLE DEĞİŞTİ
Deprem bölgesinde Türkçe öğretmenliği
yapan Sevdam Akar, depremle birlikte öğrencilere yönelik soru kalıplarının bile
değiştiğinin altını çizerek, “Örneklerimizi verirken ders içerisinde
hiçbir şekilde hayatlarına dokunabilecek örnekler vermemeye çalışıyoruz. Bizde
çok büyük yıkımlar yaşandı, evlerimizi, eşyalarımızı, anılarımızı kaybettik. En
ufak eşyayla alakalı bir konu geçtiği zaman dalıp gidebiliyorlar ya da evle
alakalı bir konu geçtiği zaman öğrencilerimiz dalıp gidebiliyorlar çünkü o anı
hatırlıyorlar o zamana geri dönüyoruz ya da evleri yıkılmış, enkaz altından
çıkmış öğrencilerimiz var. Onların o enkazdaki hâllerini hatırladıklarında evet
o an göz temasımız birdenbire kesiliyor. Ve biz biliyoruz ki o ana dönüyorlar
ve biz konuyu değiştirmeye çalışıyoruz. Evet sen de yaşadın, biz de yaşadık
beraber ayağa kalkacağız mesajını vermeye çalışıyoruz” şeklinde
konuştu.